Başak Nur GÖKÇAM
Türkiye’de hızla büyüyen geri dönüşüm sektörü, ülke ekonomisine katkı sağlamaya devam ediyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2020’de 127,4 milyon ton atık işlenmiş, 78, 3 milyonu bertaraf edilmiş ve 49,1 milyon ton atığın geri dönüşüm yöntemleriyle ülke ekonomisine kazandırıldığı belirtildi. Konuya ilişkin açıklamada bulunan Geri Dönüşümcüler ve Geri Kazanımcılar Derneği (GEKADER) Kurucu Başkanı Fatih Eren, “30 sene sonra petrolün biteceğine inanılıyor.
O yüzden elimizdeki var olan kaynağı tekrar kullanmamız lazım. Geri dönüşüm sektörü bu noktada aslında ‘yer üstü madencileri’ olma özelliği taşıyor. 2020 yılında hane halkında 28.6 milyon ton atık toplanırken bu rakamın bugün yüzde 6,3’lük düşüşle 26.8 milyon tona gerilediğini gözlemledik. Dolayısıyla hanehalkına nüfus ederek bilinçlendirmek, geri dönüşüme teşvik eden uygulamaları hayata geçirmek için büyük bir fırsat önümüzde duruyor. Burada asıl görev yerel belediyelere düşüyor ” dedi.
“OSB’lerde ruhsat sorunu yaşıyoruz”
Geri dönüşüm sektörünün sıfır karbonun öncülüğünü yaptığına ve negatif karbon ürettiğine dikkat çeken Fatih Eren, “Hedeflere ulaşma yolunda geri dönüşüm sektöründeki sıkıntıların çözülmesi gerekiyor. Bu sorunların en büyüğünün ruhsat problemi olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü Organize Sanayi Bölgeleri (OSB) içerisinde bize yer verilmiyor ve bu durum bizim önümüzü engelliyor. Ayrıca doların aşağıda kalması sektörün ihracat yapmasını engelliyor. Bu sıkıntılarımızın 2024’te çözüleceğine inanıyorum. Geri Dönüşüm sektörü 48,5 milyon tona denk gelen 100 milyar TL’yi “atıktan” ülke ekonomisine kazandırdı. 2024’te bunun 150 milyar TL olacağını öngörüyoruz” dedi.
“Türkiye’de de tek kullanımlık plastik yasaklanmalı”
Tek kullanımlık plastiklerin Kovid-19 pandemisiyle birlikte daha fazla kullanılmaya başladığını söyleyen Eren, “Ağırlıklı olarak mikroplastiklerin artmasına neden olan bu tek kullanımlık plastikler, günümüzün en büyük problemi. Özellikle denizlere ciddi zararlar veren bu ürünlerin geri dönüşümü de zor oluyor çünkü genelde çoğunluğu çöpe gidiyor. Bu problemi Avrupa gördü ve tek kullanımlık plastik kullanımını yasakladı. Türkiye’de de tek kullanımlık plastiklerin yasaklanması gerekiyor” önerisinde bulundu.
“Çocuklar için çalışan 2 sektörden 1’i biziz”
Sürdürülebilirliğin temelinde gelecek nesillere yeterli kaynak bırakmak olduğunu belirten ve karbon ayak izinin düşmesi, negatif karbon üretimi için geri dönüşüm sektörünün bir mihenk taşı olduğunun altını çizen GEKADER Başkanı Fatih Eren, “Biz aslında çocuklar için çalışan 2 sektörden biriyiz. Bunlardan biri biz yani geri dönüşüm iken diğeri de eğitim sektörü. Gelecek nesillerin yeterli kaynağı bulabilmesini istiyorsak, geri dönüşüme önem vermemiz şart” dedi.
Depozito sistemi için 500 milyon euroya ihtiyaç var
1 Ocak 2024 tarihinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından depozito sisteminin başlatılacağına yönelik açıklamaları hatırlatan GEKADER Başkanı Fatih Eren, “Depozito sisteminde herhangi bir ilerleme kaydedilmedi. Bunun en büyük sebeplerinden biri de büyük bir yatırım oluşundan kaynaklanıyor. En az 30 bin tane depozito noktasına ve en az 450-500 milyon euro yatırıma ihtiyaç oluyor. Evsel atığın yüzde 80’inin geri dönüştürülebilir atıklardan oluştuğunu göz önünde bulundurduğumuzda, 2022’de ne yazık ki piyasa değerinin 75 milyar TL olan 25 milyon ton geri dönüştürülebilir atık ve hurda çöpe atılmış. Depozito sistemi gelmediği takdirde atıklar sebebiyle önemli bir ekonomik kayıp yaşanacaktır” dedi.
Maliyetler % 50 arttı, ihracat durma noktasına geldi
Geçtiğimiz günlerde açıklanan yüzde 64,77’lik enflasyon oranına ilişkin de değerlendirmede bulunan Eren, “Enflasyon hepimize zarar vere bir olgu. Enflasyonla beraber aslında bakarsanız doların sabit kalması bizi daha çok sekteye uğratıyor. Çünkü geri dönüşüm sektöründeki ham madde ihracatı durma noktasına geldi. Maliyetlerimiz yüzde 50 arttı ama ihracat yaptığımız rakamlar hâlâ aynı. Yani 10 liraya mal edip, 20 liraya sattığımız ürünü, 18 liraya mal edip, 20 liraya satmak istiyoruz. Üzerine bir de finansman giderleri oluşuyor. Bu yaşananlar da sanayiciyi olumsuz etkiliyor. Bu durum ilk başta işçi çıkartmaya, dolayısıyla da işsizliğin artmasına neden olacaktır” diye ekledi.
Yabancı yatırımcı yönünü Hindistan’a çevirdi
Avrupa’nın resesyona girmesi sonucu geri dönüşüm sektöründe yabancı yatırımcının Hindistan’a yöneldiğine dikkat çeken Eren, “Şu an için süper güç aslında Hindistan. Çöp ithalatı yapılması gereken bir şey idi çünkü bir ülkeden petrol almakla çöp almak arasında herhangi bir fark yok. İkisi de ekonomiye kazanç sağlıyor. Bu konuda yanlış bilinç söz konusu. Hindistan ucuz işçilik ve iş gücüyle güçlü bir sanayi olmaya hazırlanıyor. Yabancının çöpünü neden aldığımız tartışılan bir konu olsa da aldığımız atığın bir çöp olduğu düşüncesinden arınmamız ve topluma bu bilinci aşılamamız şart” ifadelerinde bulundu.